2013 HAZİRAN 4 – AVUSTRALYA SİYASİ SİSTEMİNDE TÜRKLERİN TEMSİL EDİLMESİ LAZIM!

AAKM Makale - Hürriyet - ÖmerCan Banner 2013.v2 Small

AVUSTRALYA SİYASİ SİSTEMİNDE TÜRKLERİN TEMSİL EDİLMESİ LAZIM!

NSW Parlamentosunun sözde soykırım tanıma ve kınama önergesi ardından birçoğumuz gibi bende kendimle şu önemli konuda bir kez daha yüzleştim. Avustralya siyasi sisteminde Türklerin temsil edilmesi lazım!

Bu senenin başından beri olabildiğince düzenli bir şekilde toplanan, fakat mayıs ayının başından beri Sydney’deki birçok dernek, kurum, kuruluş ve şahısların bir araya gelmesine sebep olan bu önerge, hepimizi kızdırdı. Uyanıp, ayaklanmamızı sağladı. Bir nevi geçen hafta İstanbul Taksimde olanlara biraz benzer bir şekilde Sydney’de bizleri bir araya getirdi. Daha öncede yazdığım gibi, Avustralya Türk Birliği (Australian Turkic Alliance ATA www.australianturkicalliance.org.au) adı altında birçok Türk asıllı Avustralya da faaliyet yapan dernek, kurum, kuruluş ve duyarlı şahıslar hep beraber çeşitli faaliyetler üzerinde çalışmaktadırlar.

İnsanlar özel hayatlarından zaman ayırarak, aile ve iş sorumluluklarından ödünler vererek bir araya gelip bir dize önemli toplantılar yapmaktadırlar. Katılanlar tüm ayrılarını, gayrılarını kapı eşiğinde bırakıp bu önemli milli davayı savunma adına hem fikir beraber çalışmaya karar verdiler. Bende bu insanlardan birisiyim. Arkadaşlıklarından mutluluk duyduğum birçok insanla tanışmaya başladım. Birbirimize destek oluyoruz ve en önemlisi köstek olmuyoruz. Medeni bir şekilde tüm konuları tek tek masaya yatırıyoruz ve tartışıyoruz. Oylama yapıyor ve kararlar alıyoruz. Uygulamalara geçiyoruz.

Avustralyalı Türkleri çok ilgilendiren bu hassas konuyu ne kadar önemsediğimizi göstermek için bir protesto yürüyüşü hazırlıyoruz. Çağırı afişleri geçen haftadan beri gazetelerde çıkıyor. Tüm okurlara rica ediyorum, katılın ve bu konuda sessiz kalmayalım ve bundan sonra da ayakta ve uyanık olduğumuzu gösterelim. Avustralya Türk Birliğinin hazırladığı NSW parlamentosunu protesto yürüyüşü 16 Haziran Pazar günü sabah saat 11:00 de Sydney Martin Place’de ANZAC anıtının önünde başlayacak. ANZAC anıtına çelek koymakla başlayacak olan protesto yürüyüşüne Avustralya medyası davet edilecektir. NSW Parlamentosunu Protesto önüne yürünecek ve çeşitli konuşmalar yapılacaktır. Türklerin bu hassas konuda artık sessiz kalmayacaklarını dost düşman herkes iyice kafasına yazmasının zamanı gelmiştir artık.

Aranızda soranlar olacaktır, ne olur kabul etseler? ne yapabilecekler ki? Konuşsun dursunlar. Bu iş öyle düşündüğünüz kadar basit değil, daha büyük ve uzun zaman önce hazırlanan bir planın parçası bu yapılanlar. Sizleri geçen haftaki makalemi tekrar okumanızı ve gazetemizin dağıtıldığı bu gün, Avustralya Atatürk Kültür Merkezi (www.ataturk.org.au) 4 Haziran 2013 salı (bu günün) akşamı saat 7:30 da Auburn Town Hall Sommerville Room’da hazırladığı “Ermeni Meselesini Ne Kadar Biliyoruz?” adlı bir seminere davet ediyorum. Bu konu hakkında ayrıntılı bilgiler verilecek ve özellikle bundan sonra neler yapmamız gerektiği hakkındaki düşüncelerimizi sizlerle paylaşacağız.

Şimdi gelelim asıl konumuza. Benim gözlen imime göre özellikle yeni nesil adam akıllı ne Türkiye gündemini nede kendileri için çok önemli Avustralya gündemini takip ediyorlar. Çoğunluğu dünyadan bir haber ne yazık ki. Ama onları suçlamıyorum, yanlış anlamayın. İçerisinde yaşam savaşı verdiğimiz kapitalist sistem onları ve çoğumuzu popüler kültür yapısı burgacına almış savuruyor o yandan bu yana. Bir çoğumuz geçim telaşı içinde gırtlağa kadar ev bark borcu içinde, başımızı bile kaldıracak ne zaman, ne kudretimiz kalıyor gün sonunda. Haberler ve bilgiler hep belli kontrollü kaynaklardan sansürlü bir şekilde önümüze sunuluyor. Medya ne dayarsa gazetelerin ilk üç beş sayfasına ve televizyonların haber programlarına, manşetlerde neler verilmişse, McDonalds’ın hızlı yemekleri gibi tiryaki olmuşuz ha bire sorgusuz sualsiz tüketiyoruz. Tok hissediyoruz ama tükettiğimiz fasa fiso içi boş şeyler genelde.

Türk toplumu bunca iş güç içinde 21. Yüzyıl hayat düzeninde, hele de Avustralya gibi refah bir ülkede bana dokunmayan yılan bin yaşasın diyerek, ne gerçekten siyaset ile ilgileniyor ne de siyasi kademelerde bizlerin hakkını koruyacak bireyler yetiştirip desteklemek ihtiyacı duyuyor. Durum böyle olunca mikroplar cirit atıyor, düşman istediği gibi at oynatıyor ne yazık ki.

Hali hazırda lobicilik yapıp, kendi şahsi emelleri veya cemaati, kurumu için siyasilere destek verenler de var. Bunlar zaten yapılmalı ve yapılmaktadır, çok da normaldir. Toplum örgütleri artık Avustralya Türk Birliği gibi oluşumları kullanarak, ileride kendi siyasi insanlarımızı tespit etmek ve onları desteklemek için çaba zarf etmesi gerekmektedir. Özellikle belediye meclis üyelerimizin sayıları daha da çok olmalıdır. Bu bize etkili politikalar üretebilme yeteneği sağlayacaktır.

Önemli başka bir konuda, tüm siyasi partilere toplumdan birçok insanın üye olması ve aktif bir şekilde kendi bölgelerindeki milletvekilleri adaylarını devamlı bir şekilde desteklemektir. Lobicilik bu şekilde yapılmalı ve her partiden Türkleri destekleyen, olumlu ve verimli ilişkiler içinde bulunmak gerekmektedir. Bu bir miktar yapılmaktadır ama yeterli değildir. Daha büyük kitleler halinde organize olup, hem kendi adaylarımızı çıkarmamız hem de adaylarımız olmayan bölgede diğer partileri ve adayları tanıyıp onlara destek olmamız ve kendi tarafımıza çekmemiz artık kaçınılmaz bir gereksinme olmuştur.

 

Saygılarla,

Ömer Can Şirikçi

omercan.sirikci@ataturk.org.au

AAKM Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı

Bu Makale  Hürriyet Avustralya Gazetesi 23. Sayısında 4 Haziran 2013 tarihinde yayınlanmıştır.

Comments are Closed