2014 Nisan 8 – TÜRKİYE YEREL SEÇİMLERİNİN ARDINDAN…

AAKM Makale - Hurriyet - OmerCan Banner 2013.v3

30 Mart 2014 Türkiye yerel seçimleri sonrası, şüphe uyandıran, oy kullanımında ve sayımında hile olduğunu tespit edip, itiraz edenlerin sayısı eski seçimlere göre bu defa çok daha fazla idi. Oy kullanımı bittiğinde ve sayımlar başladığında, ekranlara yansıyan sonuçlar Anadolu Ajansı ve Cihan Ajansı tarafından farklılıklar gösterdi. Anadolu Ajansı’na verilen emir, sonuçları geciktirmek ve iktidar açısından olumlu sonuçları açıklamaya öncelik vermekti. Böylelikle sandıkların henüz %10’unun, %15’inin açıldığını gören siyasi partiler ve vatandaşlar, beklemeye mahkûm edilecekler, sonuçların olumsuz çıkmaya başlamasıyla sandık başlarını terk etmeye başlayacaklar ve sandık sonuçları adım adım değiştirilecekti. Sadece İstanbul değil, Anadolu’nun tüm illerindeki seçim sonuçları bu yöntemle düzeltilecekti ve öylede oldu. Bilindiği üzere oylar kullanılırken de sayılırken de bir çok yerde elektrikler kesildi. Oy kullanan Suriyelilerin sayısı bilinmiyor. Bitlis’te vatandaşlara verilen oy pusulalarına AKP’ye EVET mühürü basılarak verildiği tespit edildi.

Türkiye tarihinin en büyük seçim operasyonu, MİT ve Emniyet eş güdümünde yürütüldü. Bakanlar seçim kurullarını teftiş etti, milletvekilleri ve her sandık başında onlarca AKP görevlisi devlet gücünü arkasına alarak baskı uyguladı.

Geçen seçimde olduğu gibi CHP ve MHP her sandığın başına koyacak ve hakkını savunacak yeteri kadar görevli bulamadı.

İstanbul Gaziosmanpaşa’da sandık gözlemci görevi alan bir bayanın yaşadıkları çok ilginç ve üzücü. 317 seçmenin kayıtlı olduğu sandığın çoğunluğu Bingöllü ve Siirtli idi diyor. Bu seçmenlerin büyük bir kısmı dün sabah (!) saat 7:00 uçağı ile İstanbul’a geldiklerini söylediler, aceleleri vardı, zira öğle uçaklarına yetişeceklerdi (!).
Hepsinin Gaziosmanpaşa  ilçesinden seçim kağıdı olduğundan, kendi illerinde de ikametgahları var mı ve mükerrer (hatta defalarca) oy kullandılar mı, bunu ispatlamam mümkün değil.
Bunu partiler mutlaka yapmalı. Kadının adı, düşüncesi, eğitimi, beyni, siyasi bir eğilimi, hatta dili yok…Tamamı başı kapalı (yarı yarıya da kara çarşaflı) kadınların zaten çoğunluğu Türkçe bilmiyor.
Zarf, oy pusulası, damga onlar için uzay aracı.
Zaten bu yüzden değerli oğulları, kocaları, babaları onların adına karar verdiklerinden, kadını kolundan çekiştirip nüfus kağıdını da suratıma uzatıp, onlarla oy kullanma kabinine rahatça girmeyi doğal sayıyorlar.

Oy sayımına geçildiğinde, AKP… Akbabalar gibi her sandığın başındalar.
CHP’den kimseye gün içinde denk gelmedim…
Yardımsever ve uyanık AKP görevlileri, sandıktan mühürsüz çıkan zarfları ve hatta bir tane de pusulayı, “yalnızca” yardım amaçlı “verin damgayı, hemen mühür vuralım” dediler!!!
Buna asla izin vermeyeceğim ortaya çıkınca, AKP’li yandaş, bir tutanak tutturup, bizim sandık başkanına imzalattı!
Ben hemen avukatı çağırdım – “lütfen itiraz dilekçesine bakın, biz haklıyız, bu pusula da damga yok ve oy geçersiz” diye.
Sandık başkanının okumadan imzaladığı itiraz aynen şöyle: “Diğer partilerin geçersiz oyları geçerli sayılırken, AKP’ye ait bir oy geçersiz sayılıyor!”.
Kafayı mı yersiniz, sandık başkanını mı boğmak istersiniz.
Avukat sandık başkanına itiraza bir cümle daha ilave ettirip imzalattı.
Yani kısaca yaklaşık oyların %50’sinin AKP çıktığı bir sandıkta bile tek bir oy için akbaba gibi takipçi olan AKP’yi gerçek anlamda takdir ettim.
Tabii ki itirazında haklı değildi ama ben o sandıkta olmasaydım, iyiliksever kardeşimiz o pusulayı da bir güzel mühürleyip bir oy daha AKP’ye kazandıracaktı.
Helal valla!

Sandık başkanının ve üyelerinin kurallardan bihaber olması, oylar sayılırken, tutanak tutulurken ve hatta çuvallar kapanırken de kendini gösterdi.
Tahmin edebileceğiniz gibi, burada inisiyatifi ele alıp, süreci bildiğim kadarıyla yönettim.
Çuvalı eliyle bir fiyonk şeklinde bağlayıp, üzerine mührü basmayan sandık başkanı yerine, bu sefer adam akıllı bağlayıp, eritilen balmumu üzerine mührü bastıktan sonra, ıslak imzalı oy tutanağımı bina sorumlusu Banu Hanım’a teslim ettikten sonra, daha önceki seçimde yaptığım gibi polisle ve sandık başkanıyla oyları teslim etmeye ilçedeki YSK’ya gitmedim gidemedim.
Bunun için vicdan azabı da duyuyorum…

Seçim sonrası CHP İstanbul İl Başkanı Oğuz Kaan Salıcı, Kağıthane İlçe Seçim Kurulunun, bazı tutanaklarda tahrifat yapıldığını, elle düzeltmeler yapıldığını ve bu şekilde seçim sonuçlarıyla oynandığını açık olduğunu söyledi. Kağıthane İlçe Başkanı Zeynel Öztürk de CHP’nin Kağıthane’de 55 sandığın sonuçlarına itiraz ettiğini ve bunların 36′sının İlçe Seçim Kurulu tarafından kabul edildiğini belirterek, kurulun vermiş olduğu kararlarla seçimin yeniden yapılması gerektiğini söyledi.

Biri Princeton diğeri Cornell’den mezun iki Türk genci, okyanus ötesinden Türkiye’deki sandık sayım sürecinde YSK’nin hâlâ açıklamadığı sonuçlardaki çelişkileri tespit etti. Eren Yanık ve Burak Bekdemir’in yazdıkları program AKP sandıklarında geçersiz oy patlamasını çarpıcı sonuçlar verdi.

– 5 sandıkta geçerli oy sayısı, kayıtlı seçmen sayısından fazla.

– Kâğıthane’deki 2208 no’lu sandıkta 42 fazla oy kullanılmış.

– İstanbul’da 32 bin sandıktan 38’inde yüzde 100’den fazla katılım olmuş . Bu oran yüzde yüzde 0.1.

– İstanbul’da, yüzde 100’den fazla oy kullanılan bu sandıklarda AKP’nin kesin üstünlüğü var diyemeyiz. AKP bu 38 sandıktan 23’ünü alırken, CHP 15’ini almış.

– 26 sandıkta CHP 0 oy almış. AKP’nin bu sandıklarda topladığı oy ise 3 bin 132.

– 157 sandıkta CHP yüzde 5’in altında kalmış (1281 oy). AKP bu sandıklarda 28 bin 245 oy toplamış.

– 371 sandıkta AKP (80441) oyla CHP’nin (6851) yüzde 70 önünde oy almış. Oy farkı 73 bin 590. Bunlar içinde en dikkat çekici iki yer Sultangazi ve Sultanbeyli. AKP CHP’ye Sultangazi’de 24 bin 836, Sultanbeyli’de ise 21 bin 793 fark atmış.

– İstanbul’daki 39 ilçenin 14’ünü CHP, 25’ini AKP kazanmış. CHP’nin önde olduğu 14 ilçede geçersiz oy sayısı 93 bin 804. AKP’nin önde olduğu 25 ilçede ise geçersiz oy sayısı 293 bin 640’a çıkıyor.

Hile kuşkusunu güçlendiren daha başka verilerde tespit edilmiş.

Dicle Haber Ajansı’nın haberine göre Bitlis’in Tatvan ilçesinde 1009 nolu sandıkta, parti müşahitleri AKP’nin mührünün basılı olduğu toplu oy pusulaları ele geçirdi. Müşahitler tarafından ele geçirilen mühürlü oy pusulaları, sandık kurulu başkanının oy pusulalarını evde mühürleyip getirdiği ortaya çıktı.

8 Mart da Aydınlık gazetesinde çıkan bir habere göre; AKP’nin İstanbul Sarıyer’deki sahte seçmen planı Türkiye’yi alarma geçirdi. Muhalefet partileri ayağa kalkarken AKP’li belediyelerin seçime gireceği başka bölgelerde sahte seçmen yazdırılıp yazdırılmadığı şüphesi doğdu denildi. Kontrol yapılmadığı aşina.

Atatürk’ün kurduğu cumhuriyetten her geçen gün giderek büyük bir hızla uzaklaşıyor olmamız yalnızca mutsuzluk vermiyor, çağdaş eğitimin ne kadar önemli olduğunu bir kez daha öne çıkarıyor. Gidiş hattımız çok tehlikeli ve ülkemiz bölünmeye doğru AKP politikaları ile hızla ilerliyor. Son on bir yılda toplumun kutuplaştırılması ve halkın polise olan güvensizliği ve faşist uygulamaların aleti oldukları göz önüne alınırsa, Türkiye’yi bekleyen akıbeti görememek için kör olmak gerekli diye düşünüyorum.

 

Saygılarla,

Ömer Can Şirikçi

omercan.sirikci@ataturk.org.au

Avustralya Atatürk Kültür Merkezi

Leave a Reply